Güvenlik kavramı merkezi siyasi yapılar tarafından üretilen ve devletlerin tekelinde tutulmasında hayati fonksiyon olarak addettikleri stratejileri içermektedir. Devlet-ulusal güvenlik ilişkisi aralarında ayrılmaz ilişki bulunmasına karşın bağları esnemekte ve araya yeni aktörler ve kavramlar girmektedir. Bu durum ulusal güvenliğin mükemmelliyetini sarsmamakla birlikte aksine kavramı güncelleyerek yeni yapısıyla bir model oluşturmaktadır. Devletlerin varlıklarını korumalarına karşın savunma sanayi sektörünün gelişmesi, özel girişim kavramının ulusal güvenlik içerisine girmesine yol açtı ve bu durumun somut sonucu olarak özel askeri şirketler kuruldu. Devletler iç ve dış hesap verilebilirliği aşması ve orduların kamuoyu baskısından kaçınmak için kayıp sayısını azaltmaya yönelik girişimler gibi ihtiyaçlar savunma alanındaki silahlı şirketleri vaz geçilmez kıldı.
Günümüzde gelinen noktada ise gelişmiş güvenlik kapasitesine sahip ülkeler istihbarat şirketlerinin kurulmasına izin vererek özel sermayenin istihbarat gibi oldukça kapalı bir alanda yer almalarını sağladı. İstihbarat şirketleri, istihbarat üretim tekelini sarsmamakla birlikte devletlerin güvenlik mekanizmalarına oldukça olumlu katkılarda bulunmuştur:
- İstihbari sektörde rekabet oluşmuştur
- Bu rekabet devlet ya da merkezi yapılara yönelik olmamakla birlikte istihbarat temin, analiz, kapsam, kavramıyla ilgili konuları içermektedir
-Şirketler bünyesinde ağırlıklı olarak eski istihbaratçılar ve analistler istihdam edildiğinden istihbarat bilimine haiz personel ya da akademisyenlerin tecrübe ve iktisadi döngüleri aktif tutulmaktadır
- Şirketlerin, resmi istihbarat kurumlarının yapıları gereği gerçekleştiremeyecekleri girişimlerde yer almaları muhtemeldir
- Şirketler, muhatap oldukları devleti dış istihbari faaliyetler sebebiyle uluslararası hukuki yaptırımlardan uzak tutmaktadır
- Şirketlerin, diğer şirketlerle, silah endüstrisi, üniversiteler ve Think Tanklarla iletişime geçebilmesi daha kolay ve şeffaf olmaktadır
- İstihbarat şirketleri yeni teknolojilere daha kolay adapte olurlar. Kurum yönetmeliği, memuriyet kanunu gibi kısıtlayıcı yasalara tabi değildirler
- İstihbarat şirketleri, düşünce merkezlerinden faydalanabilir ya da merkezler için bilgi üretebilir. Bu durum bu merkezleri beslemektedir
- Şirketler, düşünce merkezleri, devlet, devlete ait kurumlar ve şahıslara hizmet vermektedirler
- Şirketler ülke içerisinde; adam kaçırma, baskın, sabotaj, silahlı eylem, sorgulama gibi faaliyetlerde bulunamazlar
Bu gibi görev sahaları bakımından incelendiğinde özel istihbarat şirketleri, mensubu oldukları ülkenin lehine faaliyet gösteren ve istihbarat kavramına yeni anlayış getiren en önemli unsuru oluşturmaktadır. Şirketlerin kendilerini yenilemeleri daha kolay olduğu için resmi istihbarat teşekküllerine mensup personellerin akademik ve entelektüel gelişimlerinin desteklenmeside böylece daha kolay olmaktadır. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemiyle beraber güvenlik anlayışını güncelleyen Türkiye, güçlü ulusal güvenlik yapılarına sahip ülkelerde olduğu gibi istihbarat şirketlerini var etmek durumundadır. Bu durum Milli İstihbarat Teşkilatı’nın önem ve kapsamını daraltmaz çünkü resmi teşkilat ile kurulacak şirketler birbirlerinin rakibi durumunda olmayacaktır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder